6284 Sayılı Kanun ve Aile İçi Şiddet: Yargıtay Kararları ve Anayasa Mahkemesi
- Avukat Vedat Hakan beyaz
- 9 Tem 2024
- 3 dakikada okunur
6284 sayılı "Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun", kadına yönelik şiddetin önlenmesi, şiddet mağdurlarının korunması ve şiddet uygulayan kişilerin rehabilitasyonu amacıyla yürürlüğe girmiştir. Bu kanunun uygulanmasında karşılaşılan hukuki sorunlar ve Yargıtay kararları, kanunun etkinliğini ve uygulamadaki problemleri değerlendirmek açısından önemlidir. Bu yazıda, Yargıtay kararları ışığında 6284 sayılı Kanunun uygulanması ve sonuçları incelenecektir.

6284 Sayılı Kanun ve Aile İçi Şiddet Kanunun Amacı
6284 sayılı Kanun, kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve aile içi şiddet mağdurlarının korunması amacıyla çeşitli önleyici ve koruyucu tedbirler öngörmektedir. Kanunun amacı, şiddet mağdurlarını koruma altına almak ve şiddet uygulayan kişilere yönelik tedbirler alarak şiddetin tekrarlanmasını önlemektir.
Yargıtay Kararlarında 6284 Sayılı Kanunun Değerlendirilmesi
6284 sayılı Kanunun uygulanması sırasında verilen Yargıtay kararları, kanunun etkinliğini ve uygulamadaki sorunları gözler önüne sermektedir. İşte bazı önemli Yargıtay kararları:
S.M. Başvurusu (2016/3115)
Konu: Bir üniversitede araştırma görevlisi olan başvurucu S.M.’nin eski kız arkadaşı, başvurucunun ısrarlı takibi sonucu Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmuştur. Aile Mahkemesi, 6284 sayılı Kanun kapsamında önleyici tedbir kararı vermiştir.
Karar: Mahkeme, önleyici tedbir kararının verilebilmesi için şiddet iddiasının belli bir ölçüde ispatlanması gerektiğine, ancak şiddet iddiasının hiçbir şekilde şüpheye yer bırakmayacak ölçüde ispatlanmış olması gerekmediğine karar vermiştir.
A.B. Başvurusu (2018/2626)
Konu: Başvurucu, hakkında verilen tedbir kararlarının masumiyet karinesini ihlal ettiğini iddia etmiştir.
Karar: Mahkeme, masumiyet karinesinin ceza yargılaması niteliğinde olmayan herhangi bir yargılamada da özen gösterilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Mahkeme, karar vericilerin kullandıkları dilin kritik bir önem taşıdığını vurgulamıştır.
Cengiz Kılıç Başvurusu (2016/2100)
Konu: Başvurucu baba, çocuğu ile kişisel ilişki kuramadığını ve bu konuda devletin yükümlülüğünü yerine getirmediğini iddia etmiştir.
Karar: Mahkeme, çocuğu ile kişisel ilişki kurulmasını engelleyen ebeveynin cezalandırılması konusunda çekingen davranılması ve gerekli tedbirlerin alınmaması sebebiyle aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.
Hakkı Can Başvurusu (2021/32691)
Konu: Başvurucu, hakkında verilen tedbir kararlarının kişilik haklarını zedelediğini iddia etmiştir.
Karar: Mahkeme, şiddet uygulayan kavramının, şiddet uygulamasa da uygulama tehlikesi bulunan kişileri de kapsayan teknik bir tabir olduğunu ancak somut olayın koşullarında başvurucu hakkında şiddet uygulayan ifadesinin kullanılmasının başvurucunun kişilik haklarını zedeleyecek nitelikte olduğunu ve şeref ve itibar hakkının korumasına ilişkin olarak devletin pozitif yükümlülüklerinin ihlal edildiğini belirlemiştir.
Tuğçe Dağdemir Muslu Başvurusu (2019/34996)
Konu: Başvurucu, hakkında verilen tedbir kararlarının kişilik haklarını ihlal ettiğini ve yeterli gerekçe gösterilmeden alındığını iddia etmiştir.
Karar: Mahkeme, tedbir kararlarının alınmasında yeterli gerekçelendirmenin yapılmadığına ve bu nedenle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.
Duran Bozdere ve Kemal Bozdere Başvurusu (2020/5621)
Konu: Başvurucular, hakkında verilen tedbir kararlarının yeterli delil ve gerekçe olmadan alındığını iddia etmişlerdir.
Karar: Mahkeme, tedbir kararlarının alınmasında yeterli delil ve gerekçelendirmenin yapılmadığına karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi Kararları Işığında 6284 Sayılı Kanunun Değerlendirilmesi
Anayasa Mahkemesi, bireysel başvuruları karara bağlama yetkisi kapsamında, 6284 sayılı Kanunun uygulanması sırasında temel hak ve özgürlüklerin ihlal edilip edilmediğini denetlemektedir. Anayasa Mahkemesi, bu tür başvurularda devletin pozitif yükümlülükleri çerçevesinde hareket etmektedir. İşte bu konuda bazı önemli Anayasa Mahkemesi kararları:
Erhun Emrah Doğan Başvurusu (2019/1995)
Konu: Başvurucu, hakkında verilen tedbir kararlarının yeterli gerekçe gösterilmeden alındığını iddia etmiştir.
Karar: Mahkeme, tedbir kararlarının alınmasında yeterli gerekçelendirmenin yapılmadığına ve bu nedenle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.
Hasan Toraman Başvurusu (2020/38663)
Konu: Başvurucu, hakkında verilen tedbir kararlarının masumiyet karinesini ihlal ettiğini iddia etmiştir.
Karar: Mahkeme, masumiyet karinesinin ceza yargılaması niteliğinde olmayan herhangi bir yargılamada da özen gösterilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
Güney Gündoğdu Başvurusu (2020/19602)
Konu: Başvurucu, hakkında verilen tedbir kararlarının yeterli delil ve gerekçe olmadan alındığını iddia etmiştir.
Karar: Mahkeme, tedbir kararlarının alınmasında yeterli delil ve gerekçelendirmenin yapılmadığına karar vermiştir.
Z.G. Başvurusu (2020/13267)
Konu: Başvurucu, hakkında verilen tedbir kararlarının kişilik haklarını zedelediğini iddia etmiştir.
Karar: Mahkeme, tedbir kararlarının alınmasında kullanılan dilin ve gerekçenin başvurucunun kişilik haklarını zedelediğine karar vermiştir.
6284 Sayılı Kanun ve Aile İçi Şiddet Hakkında Son Fikirlerimiz
6284 sayılı Kanun, kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve şiddet mağdurlarının korunması amacıyla önemli bir düzenleme olarak öne çıkmaktadır. Ancak, kanunun uygulanması sırasında karşılaşılan hukuki sorunlar ve Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararları, kanunun etkinliğini artırmak için daha dikkatli ve özenli bir uygulamanın gerekliliğini ortaya koymaktadır. Mahkemelerin kararları, özellikle masumiyet karinesi, gerekçeli karar hakkı, özel ve aile hayatına saygı hakkı gibi temel hakların korunmasının önemini vurgulamaktadır. Kanunun daha etkin bir şekilde uygulanabilmesi için yargı mercilerinin ve karar vericilerin daha titiz bir yaklaşım sergilemesi gerekmektedir.
Bu yazıda belirtilen Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararları, 6284 sayılı Kanun'un uygulanması sırasında karşılaşılan hukuki sorunları ve bu sorunlara ilişkin yargı kararlarını detaylı bir şekilde ele almaktadır. Kanunun etkinliğini artırmak ve şiddet mağdurlarını daha iyi koruyabilmek için, yargı kararlarının dikkatlice incelenmesi ve gerekli düzenlemelerin yapılması önemlidir. Daha fazla bilgi için Çanakkale Boşanma ve Ceza Avukatlarımız ile iletişime geçiniz.
Comments